Galatasaray 5'te 5 yaptı, Beşiktaş'sa hiçbir şey

Galatasaray, Ali Sami Yen Stadı'nda Beşiktaş'ı Mustafa Sarp ve Baros'un golleriyle 3-0 yenerek ligdeki 5. maçını da kazandı. Kaleci Rüştü'nün hatalarıyla damga vurduğu maçı kaybeden Beşiktaş rakibinin 9 puan gerisinde kaldı.

İçinde Fenerbahçe olan versiyonların aksine, ekstra gerilim yaratmadan oynanan, sahih ve samimi bir performans derbisidir Galatasaray-Beşiktaş maçları. Aslında lig demini alıp, aksiyon ve aritmetik daha fazla rol çaldığında tadı bir başka oluyor. Ama bu haliyle de saha içi vaadi çok. Maç öncesi iki merak konusu: Mustafa Denizli’nin bu maç için sihri nedir, nasıl çalışır ve bir sihirli dokunuşla bu takım ligde ‘restart’ edebilir mi? Diğer soru ise, Rijkaard’ın takımı geri düşerse ne yapar? Ama üçüncü soruyla başladı karşılaşma. Ligin gol geçirmez takımı Beşiktaş, 4’te bir korner topunda gaflete düştü ve Mustafa’nın kafasıyla galibiyete giden rampa bir anda sarplaştı: 1-0. Artık oyun Galatasaray’ın bildiği yerden akıyordu.
7’de ilk defa üç pası rakip alanda yapabildi Beşiktaş. Sonrası da 9’da Serdar’ın ortasıyla geldi. Önde kurulan Cim Bom defansının arkasına sızıntı yapmak için oluk arıyorlardı. 12’de tam istedikleri gibi bir pozisyon çıktı, ama Serdar kaleyi nişanlayamadı. Siyah-Beyazlıların bu önde oyunu Galatasaray’ı da heveslendirdi. Üzerlerine gelen rakiplerin gerideki gediklerine süzülmenin tam zamanıydı. 22’de Keita ilk pikeyi yaptı, Kewell nefis volesi az farkla auta gitti. 30’da bu sefer set oyunundan fırsat çıkardı Avustralyalı. Bu sefer kafası sıyırdı geçti. Oyun gole ziyadesiyle dönüktü. Sorun failin kim olacağıyla ilgiliydi. 35 gibi çıkan arbede olmasa gol ilk yarıda da gelirdi. Ama tansiyon gereksiz yükselince ikinci yarıyı beklemek gerekti.
İkinci yarıyı Denizli’nin taktik hamleleri açtı. Nihat-Bobo, Tabata-Fink takası veziri biraz öne çıkarmak içindi sanki. Galatasaray ise takımın boyunu kısmayı, oyun alanını rakibine dar etmeyi hedefliyordu. Oysa ikinci yarının açılımı ‘ihtiyaç sahibi’ Kartal’dan geldi. Önce 53’te Serdar’ın arkaya sarkışını Hakan can havliyle önledi, 57’de ise yine aynı Serdar kaleyi tutturamadı bir türlü. Bunlar değilse de 61’deki Yusuf’un şutu girebilirdi. Görünen o ki sık top kaybının altında ezilen Galatasaray aksamaya başlamıştı ve bu fırsatı değerlendirmek istiyordu Denizli. Tam bu sırada geldi Baros’un golü. Önce defans, sonra Rüştü 65’te seri hatalarla gol ikramında bulununca mahir Sarı-Kırmızı forvetler de davete icabet etti hızla: 2-0. Artık oyun ‘otoyolda durulmaz geri dönülmez’ kıvamına gelmişti. Nitekim öyle de oldu. 82’deki gol sadece durumun vahametini ortaya koydu. Beşiktaş kötü oynamadan üç gol yemiş, Galatasaray ise yürüye yürüye üç gol atmıştı işte. Bu senenin moda sarı-kırmızı formülü de bu değil mi zaten?
VEFA NOTU: Sahada Metin Oktay’ın ruhu vardı akşam. Ben de o şık atkıların, tişörtlerin ötesinde onu aradım sahada. Kim diğerine gülümser, kim düşeni kaldırır, kim bir futbol şıklığı yaparsa ona bir Metin Oktay mansiyonu eşledim. Oyun böyle oynandıkça, kral daha rahat uyuyor gibi geliyor insana.
CEFA NOTU: 12 Eylül’ün yıldönümünde hüngür hüngür ağlamaya başlayan İstanbul, aslında bir şeyler anlatmak istiyor olmalı. Oysa bu lanet günün zihinlerdeki hasarı yıkayarak geçecek gibi değil. Herkes üstüne düşeni yapmalı, hesaplaşmalı. Futbol da öyle. O 12 Eylül değil mi, güzelim oyuna afyon katıp kafaları bulandıran? O adam değil mi, futbolun Ankara oyunlarının içtihat kapısını açan? Hesap sorma günü bugün değilse ne zaman?






MAÇTAN NOTLAR







* İstanbul’u bir süredir etkisi altına alan yağış, derbi maç sırasında ara verince, korkulan olmadı. Yağış beklentisi nedeniyle ertelenmesi dahi gündeme gelen karşılaşma, kötü havasıyla tanınan Mecidiyeköy’de güzel bir havada başladı. Bununla birlikte Beşiktaş yönetimi, tedbir olarak, derbi maçı izleyen taraftarlarına yağmurluk dağıttı. Eski açık tribündeki Beşiktaşlı taraftarlar, yönetimin stat kapılarında dağıttığı siyah-beyaz renkli yağmurluklarla maçı izledi.
* Karşılaşma öncesinde Güneydoğu Anadolu’da şehit düşen askerler ve sel felaketinde ölenler için 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Galatasaraylı taraftarların bir bölümü saygı duruşundan sonra "Şehitler ölmez, vatan bölünmez" diye bağırırken, Beşiktaşlı taraftarlar ölümlerden sorumlu tutukları İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni, "Kahrolsun İstanbul Belediyesi" diyerek protesto ettiler.
* Galatasaraylı futbolcular Beşiktaş, Beşiktaşlı futbolcular da Galatasaray forması giymiş çocukların elinden tutarak seremoniye çıktılar. Seremoniye, kollarında siyah bantlarla çıkan Galatasaraylı futbolcular, daha sonra bu bantları saha kenarına bıraktılar.
* Karşılaşmayı eski Devlet Bakanı Murat Başesgioğlu ve Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener de izledi. Galatasaray Kulübü Başkanı Adnan Polat ve yöneticiler, maça ailesiyle gelen Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören ve ailesini, sıcak bir biçimde karşıladılar.
* Galatasaraylı taraftarlar, derbi maçta stadı tıklım tıklım doldurdular. Maçtan günler önce biletleri tüketen taraftarlar, stadı doldururlarken, yaptıkları atkı şovuyla da renkli görüntüler oluşturdular. Taraftarlar maç öncesinde 'Yıldırım Demirören yeter' diye bağırarak, ezeli rakiplerine göndermede bulundular. Galatasaraylı taraftar grubu Ultraslan, maçtan önce Mecidiyeköy’deki bir restoranda geleneksel iftar yemeği yedi.
* Galatasaray’da Leo Franco, Keita, Elano ve Mustafa, ilk kez bir derbi maçta Beşiktaş’a karşı forma giydiler. Karşı cephedeyse İsmail, Tabata ve Farrari benzer bir heyecan yaşadı.
* Beşiktaş’ın milyon avroluk 'dev transferi' Rodrigo Barbosa Tabata, siyah-beyazlı formayla ilk resmi maçına Galatasaray derbisiyle çıktı. Ligin ilk haftasında Gaziantepspor formasıyla da Galatasaray'a karşı oynayan Brezilyalı futbolcu böylece ligin 5. haftası itibariyle Sarı-Kırmızılılar'a karşı ikinci kez mücadele etti.
* Galatasaray, anılacak olan efsane futbolculardan Metin Oktay’ın ölümünün 18. yıldönümü nedeniyle, "Metin Oktay’ı Saygı ve Özlemle Anıyoruz" yazılı pankartla sahaya çıktı. Sarı-Kırmızılılar, Metin Oktay’ın anısına maçta klasik parçalı formalarıyla mücadele ettiler. Kulüp başkanı Adnan Polat, Metin Oktay anısına hazırlanan atkıyı, Beşiktaş Kulübü Başkanı Demirören ve Futbol Federasyonu Başkanvekili Lütfi Arıboğan ile birlikte tutarak basın mensuplarına poz verdi.
* Ali Sami Yen Stadı’nın eski açık tribününün üstünün kapatılması derbi maçtan önce tamamlandı. Tribünün üstü, 1905 Galatasaraylı İşadamları Derneği tarafından kapatılırken, taraftarlar maçları bu tribünde de kötü havalarda rahatça izleyebilecekler.
* Karşılaşma öncesinde iki takım taraftarları arasında tribünlerde kısa süreli gerginlik yaşandı. Eski açık tribündeki Beşiktaş ve Galatasaraylılar birbirlerinin üzerine yabancı madde attı. Bunun üzerine dahili anonsla Beşiktaşlı taraftarlardan sakin olmalarının istenmesi, siyah-beyazlıların tepkisine yol açtı.
* Galatasaraylı taraftarlar tribünde, 'Kartal' ve 'Kanarya' lakaplı ezeli rakiplerine ithafen '2009-2010 sezonu kuş avı başladı' yazılı pankart açtı.
* Beşiktaş'ta sahaya kaptan olarak çıkan Serdar Özkan, maçın 44. dakikasında, yanlış pas atan tecrübeli oyuncu Yusuf Şimşek'i fırçaladı.
* Karşılaşmanın en gergin alarından biri Tabata ve Mustafa Sarp arasında yaşandı. Tabata'nın Sarp'a ikili mücadele sırasında bir müdahalesi sonrası iki futbolcu da yerde kaldı. Daha sonra Galatasaraylı Mustafa Sarp kalkıp yerde yatan Tabata'ya kafa attı. Sarı-kırmızılı futbolcu araya giren futbolcularca uzaklaştırıldı, daha sonra tedavi için saha kenarına götürüldü. Tabata ve Mustafa Sarp'la gerginlik yaşayan bir diğer isim, Ferrari hemen sarı kart görürken, hakem, Mustafa Sarp'a sarı kart göstermek için bu oyuncunun tedavi sonrası sahaya girmesini ve oyunun durmasını bekledi. Kartın bu nedenle geç gösterilmesine Beşiktaşlı yöneticiler büyük tepki gösterdi.